18 Ocak, 2025

Ünlü Bağlama Sanatçısı Yavuz Top

 


Ünlü bağlama sanatçısı Yavuz Top sanat yaşamının ilk resitalini Konak Sineması’nda verecek.

Türk çalgılarıyla, ilk kez çok seslilik denemelerinde bulunan Yavuz Top’un 50’ye yakın radyo ve TV’de yayınlanan derlemesi var. Sanatçı, “307 tane derlemem var, bunlardan 50 tanesi TRT denetimlerini geçti ve ara ara yayınlanıyor. Bunlardan en tanınmışları, “Gafil Gezme Şaşkın”, “Yarim Senden Ayrılalı”, “Nedir Benim Melul Mahzun Gezdiğim” ve “Gam Elinde Benim Zülfü Siyahım” gibi türkülerimdir” diyor.

“Türkülerimiz ulusal dille söylenmeli”

Yavuz Top, Türk Halk Müziği ile ilgili düşüncelerini şöyle açıklıyor:

“Halk Müziğimizle insanlar arasındaki duygu bütünlüğünü ve kardeşlik düşüncelerini pekiştirmek arzusundayım. Türkülerimizin ulusal dilimiz ile ve temiz bir Türkçe ile söylendiğinde, tüm insanlar tarafından kolaylıkla anlaşılabileceği ve yanlız yöre halkına değil, tüm Türk insanlarına aynı zevki vereceği inancındayım. Zevk bir içgüdü değil, bir kültür ürünüdür, türkülerimiz yöresel değil, ulusal dilimizle söylenirse bir kültür birliği sağlanmış olur toplumda. Türk Müziği’ni ise ancak ulusallaştırdıktan sonra evrenseleştirme çalışmalarına geçebiliriz.”

16 Nisan 1984 Renk Gazetesi

Yavuz Top'un Anlatımından

 


Peki biz, bizden sonrakilere ne bırakacağız? Halk da üretmiyor. Dünyayı görmüyorlar. Ekonomiden haberleri yok. Çağı tanımıyorlar. Dün halk türkülerini kendi yazıyordu. Kendi bağlamalarını yapıyordu. Ama bugün onların isteklerini “mal” olarak sunan sektör oluştu. Artık hiç kimse ağıt yakmıyor, ağlayacaksa eğer, gidiyor, Sabahat Akkiraz’ın albümünü alıyor. Oynayacaksa, Mustafa Kandıralı’nın albümünü alıyor. Bağlamaya ihtiyacı varsa, istediği boyutta alıyor. Bu yüzden artık müziğe kabiliyeti olanlar beste yapmak zorunda.

Yavuz Top

Fotoğraf Kaynak: Bekir Karadeniz - 1990

18 Şubat, 2023

25 Mart, 2021

Türkü Bestelemek Hakkında Yavuz Top'un Düşünceleri

 

Halk müziğinde beste olmaz denir. Oysa dün de bu müzik besteleniyor ve söyleniyordu. Dinleyenlerde bunu dilden dile, kulaktan kulağa naklediyorlardı. Anonimleşme de böyle oluşuyordu. Sözlü edebiyattan yazılı edebiyata geçemediğimiz için, zamanla halk ozanının kişiliği siliniyordu bu türkülerden. O dönemlerde insanlar kağnılarını da sazlarını da kendileri yapıyorlardı. Oysa günümüzde bu talepleri karşılayan firmalar var. Saz alacaksa bu işi yapan firmalara gidip alıyor. Ağlayacaksa ya da oynayacaksa kaset alıp ağlıyor ya da oynuyor. Kısacası üretmeye gerek duymuyor artık.


Dedelerimiz, babalarımız bizlere bir yığın türkü bırakmışlar. Bizler de yıllardır bunu kullanıyor ve tüketiyoruz. Peki biz, bizden sonra geleceklere ne bırakacağız? Ateşi beslemezsen kül olur gider. Bunun için de halk müziğinde beste yapmak gerekiyor. Kısacası ateşi beslemek gerekiyor. Sanatçı geçmişten aldıklarının üzerine, kendi çağının birikim ve beğenilerini ekleyerek geleceğe ulaştırmak zorundadır. Geçmişten çok şey bize kadar ulaşmadı. Bugün yapılanların birçoğu da belki geleceğe kalmayacak ama mutlaka beste yapılması gerekiyor.


Yavuz Top'un 28 Haziran 1998 tarihinde, Cumhuriyet Gazetesi'ne vermiş olduğu bir röportajdan.


20 Eylül, 2019

YAVUZ TOP MUHABBET SERİLERİNİ ANLATIYOR


Oradaki güzellik şuydu: Sazını güzel çalabilen, güzel şeyler söyleyen dört kişinin ortak çalışmasıydı. Aslında Muhlis ve Musa’nın sesi, yorumu iyidir. Arif ve ben söylemede iddialı değiliz. Ama yorumu, sazı bir araya koyduğunda, bir şeyler ortaya çıkıyor. Üç-dört ustanın böyle bir araya gelmesi halk tarafından beğeni kazandı. Bugüne kadar böyle kolektif bir şey ortaya konmamıştı. Semahlar, duvaz-ı imamlar, deyişler söyledik. Onlar bizim kültürümüzdü. Aktarmamız lazımdı. Ustalığımızı, birikimimizi koyarak aktarmamız gerekti. Türkiye’nin bir tek sorunu var: Üreteceksin! Bol bol üreteceksin. Onu kültür kazanına atacaksın. Bunun yanlışı doğrusu yok. Biz iyi kötü bu kazanı dolduralım. “Muhabbet”ler bunun bir parçasıydı.

Yavuz Top

YAZI ARŞİV